“Efendim, aklımın bin türlü işi var. Şu iş nasıl kotarılacak, bu yazı nasıl yazılacak, şu borç nasıl ödenecek? Bunları düşünmekten; karşılaştığım insanlarla nasıl esenleşeceğim? Saate bakıp ’sabah şerifler hayrolsun’ mu diyeceğim? Ben kimim, bunları yerinde kullanmak kim? Kestirmeden ‘merhaba’ der geçerim, diye düşündüm. Üstelik, farkındaysanız, ‘Merhaba’nın tokça, erkekçe bir çınlayışı var. Hepsi bu kadar da değil; eski harflerle yazdığınızda yelkenli figürü çıkıyor ortaya. Son bir gerekçe daha sunayım: ‘Merhaba’nın kökendeki anlamı, ‘benden size zarar gelmez.’ Bunca özellik ve güzelliği varken, başka söze ne gerek var! Dii mi ya!”
Halikarnas Balıkçısı bu cümlelerle anlatıyor, en sevdiği, dilinden düşürmediği sözcüğün kendisine ne ifade ettiğini. ‘Erkekçe’ çınlayışı bir yana bırakırsak, hem her duruma uyan hem de anlamıyla insanın içini ferahlatan bir sözcük: Merhaba. Benden sana zarar gelmez. 50. ölüm yıldönümünde Balıkçı’nın memleketinde 1. Uluslararası Bodrum Tiyatro Festivali’nin heyecanını yaşarken de en çok duyduğumuz sözcük oldu. Kaledeki açılışta festivalin eş sanat yönetmenleri Övül Avkıran ve Mustafa Avkıran böyle selamladılar seyircileri. Festivalin en özel etkinliklerinden “Mavi Sürgün”de Balıkçı böyle seslendi STS Bodrum’un yolcularına.
İlk okul gemisi
STS (Sail Training Ship) Bodrum, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ilk okul gemisi. 36 metrelik bir gulet. Fikir babası denizci Erman Aras, tasarımcısı Yücel Köyağasıoğlu. Bodrum ve Karya Kültür, Sanat ve Tanıtma Vakfı (BOSAV) öncülüğünde, Bodrumluların katkılarıyla yaptırılmış, suya 2001 yılında indirilmiş. 1. Uluslararası Bodrum Tiyatro Festivali’nin yüzer sahne arayışına da şahane bir çözüm olmuş.
11 Kasım’a kadar her gün saat 17.30’da Balıkçı’nın sesiyle karşılıyor STS Bodrum, ziyaretçilerini. 30 kişilik bir grup. Ev sahibi Jehan Barbur buyur ediyor, yerinize oturtuyor sizi. Derken gemi demir alıyor, gün batımına doğru. Bodrum demek mavi yolculuk demek, sonuçta. Halikarnas Balıkçısı’nın cümleleri size eşlik etmeden olur mu, olmaz. Her seferde iki tiyatro sanatçısı; ilk gün Deniz Çakır ve Mustafa Alabora, bugün Derya Alabora ile Mustafa Avkıran, yarın Esra Akkaya ve Kaya Akkaya, 8 Kasım’da Gülbin Yeşil ve Mustafa Avkıran, 9 Kasım’da Aslı Kobanbay ve Kerem Kobanbay, 10 Kasım’da Yonca Şahinbaş ve Koray Şahinbaş, 11 Kasım’da Berna Laçin ve Mustafa Avkıran “Mavi Sürgün”den bir bölüm okuyor. Mustafa Avkıran’ın dramaturjisini yaptığı 30 dakikalık bir kesit. “Bir sürgünün kalebent olarak sürüldüğü Bodrum’da Halikarnas Balıkçısı’na dönüşme hikâyesi”, anlatılan.
Derin mavilikte gün batarken Jehan Barbur’un şarkılarıyla yol almaya devam ediyor gemi. Gitarıyla Özkan Demir eşlik ediyor ona. Etkileyici bir deneyim, ilk Festival’den umut dolu bir “merhaba”. Her şeye rağmen inatla ve ısrarla güzel Bodrum’a nazır insanın canına kastettiği maviye, yeşile verdiği söz de olsa keşke: “Benden sana zarar gelmez”.
Bitmeyen festival
Uluslararası Bodrum Festivali, yeni açılan sahnesi Inspera Bodrum’da yaşanan teknik bir arıza nedeniyle oradaki oyunları ertelemek durumunda kaldı. Ama bir ‘arıza’dan doğabilecek en güzel sonuç çıktı ortaya: BOTİF bütün yıla yayıldı. Şu an gerçekleştirilemeyen etkinlikler kış boyunca Inspera’da çıkacak Bodrumluların karşısına, özetle bitmeyen festival yapmış olacaklar.
Yarın akşam Bodrum Kale’de Fırat Tanış’ın oynadığı Don Kişot Tiyatro yapımı “Gelin Tanış Olalım” buluşacak seyirciyle, 8 Kasım’da Nurol Kültür Merkezi’nde Sema Moritz’in “Efsane Hanımlar” konseri, 10 Kasım’da Heredot Kültür Merkezi’nde ise Dilek Türkan ve Oğuzhan Balcı’nın Muğla Belediyesi Şehir Orkestrası ile vereceği konser.